İç mekân hava kalitesinin düşmesi, kullanıcılar için solunum yolu rahatsızlıkları, yorgunluk ve artan alerjiler gibi sorunlara yol açabiliyor. Hava kalitesinin düşmesine ise küf, pas, alerjenler ve bakteriler gibi mikrobiyal kirleticiler veya zararlı organik bileşikler, sigara dumanı ve temizlik malzemesi kalıntıları ve kimyasal kirleticiler gibi çeşitli etkenler sebep oluyor. Ayrıca hasta bina sendromu (net bir sebebi olmayan, ancak belli bir binada geçirilen zamanla ilişkisi kurulabilecek sağlık problemlerini tarif eden terim) için de en başta gelen etkenlerden biri.

Peki iç mekân hava kalitesinin düşme sebepleri nelerdir? Ofisler, iç mekân hava kalitesini ve dolayısıyla kullanıcıların sağlık ve zindeliğini iyileştirecek şekilde nasıl tasarlanabilir ve döşenebilir?

İç Mekân Hava Kalitesini İyileştirmenin 5 Yolu

Kullanıcıların sağlık ve zindeliği üzerinde ne kadar önemli bir etkisi olduğu düşünüldüğünde, iç mekân hava kalitesini iyileştirmenin bilinçli tasarımcılar, mimarlar ve tesis yöneticileri için bir öncelik olması gerektiği anlaşılmakta. Neyse ki, kirleticileri belirgin şekilde azaltmak ve iç mekân hava kalitesini yükseltmek için bina tasarımı ve bakımında yapılabilecek basit değişiklikler mevcut.

  1. Zararlı Organik Bileşikleri Azaltmak

Zararlı organik bileşikler (VOC) boyalar, temizlik malzemeleri ve bazı yapıştırıcılar gibi yaygın yapı malzemelerinde bulunabilir. Zararlı organik bileşikler göz, burun ve boğazda rahatsızlığa, baş ağrıları, mide bulantısı ve hatta iç organlar ve merkezi sinir sisteminde hasara sebep olabilir.

Pek çok ürün VOC bulundurmama konusunda sertifikalı olsa da bazı sertifikasız ürünler hâlâ satılmakta. Dolayısıyla, özellikle ofis yenilemelerinde VOC salımını kabul edilebilir minimum ölçülere çekebilen sertifikalı, örneğin Carpet and Rug Institute’un (Halı ve Kilim Enstitüsü) Green Label Plus sertifikası gibi benzer sertifikalara sahip ürünler seçmek önemlidir.

  1. Küf ve Paslanmanın Temelindeki Sebeple Mücadele Etmek

Küf ve pas, binanın içinde fark edilmeden, zemin kaplamasının altında, alçıpan duvarın içinde ve hatta havalandırma sisteminde oluşabilir. Özellikle havalandırma sistemi ile binanın içinde dolaşan sporlar, iç mekân hava kalitesi için tehlikelidir.

Carpet and Rug Institute’a göre “nem ve besin kaynağı olduğu sürece her şey küflenebilir”. Bina yüzeylerinin tamamı küf sporlarının gelişmesi için yeterli besin sağlayacaktır, ancak normalde ortama nem eklenene kadar bu bir sorun oluşturmaz. Kısacası, asıl sorun nemdir. Küf ve pas ile mücadele etmek için birçok yöntem olsa da zeminler açısından en etkili çözüm öncelikle temiz, düzgün ve kuru bir alt zemin üzerine zemin kaplamalarının uygulanması ve mümkünse ek yerlerinden nemi dışarı atabilme özelliğiyle öne çıkan serbest döşenebilen modüler malzemelerin seçilmesidir.

Bu kategoride karo halı ve LVT (Lüks Vinil Zeminler) gibi modüler zemin kaplamaları öne çıkar. Karo halıda “akustik taban” (CAB) ve “bitümen taban” (AFB) gibi özel taban yapıları tercih edilmelidir. Bu ürünlerin taban yapıları nemin malzemelere zarar vermeden halı boyunca dolaşabilmesini ve halının birleşim yerlerinden buharlaşabilmesini sağlar. Böylece sorunun asıl sebebi olan nem, alt zeminden dışarı atılır ve küfün geliştiği şartlar engellenmiş olur.

  1. Zemin Kaplamalarında Karo Halı veya LVT Modüler Ürünler Tercih Etmek

Yapılan araştırmalar sert zeminlerin, tekstil zeminlerden iyi bir karo halıya göre 9 kat, esnek zemin döşemelerinden iyi bir LVT’ye göre yaklaşık 6 kat daha fazla nefes yoluyla alınabilen zararlı partikül içerdiğini göstermiştir.

Tekstil zemin kaplamalarından karo halılar eğer antistatik ve iyi bir mühendislikle özel iplik cinsleri ile üretilmiş ise, sanılanın aksine, iç mekân hava kalitesini iyileştirmek için iyi bir çözüm sunar. Çünkü, halı iplikleri alerjenleri ve diğer partikülleri hapsederek elektrikli süpürge ile temizlenene kadar zeminde tutar ve nefes yoluyla vücuda alınmalarını engeller.

  1. Havalandırma Sistemini Düzenli Bakımdan Geçirmek

İç mekân hava kalitesini yüksek tutmak için bakımı yapılmış bir HVAC sistemi şarttır. Düzenli bakım yapılmazsa HVAC filtreleri tıkanabilir ve havanın filtrelenme ve dolaşımı istenen seviyede gerçekleşmez; bu nedenle alerjenler ve diğer zararlı partiküller havadan yeterince hızlı süzülemez. Dolayısıyla HVAC sistemleri için düzenli bir bakım programı oluşturmak ve buna sadık kalmak gerekir.

  1. Zemin Kaplaması Yapılmadan Önce Alt Zemin Hazırlığı

Teknik ve yetkin uygulama ekipleri tarafından zeminde nem ölçümü yaptırılmalı ve bu keşfe uygun nem var ise şap sorunu çözüldükten sonra toz ve nem astarları ve ihtiyaca uygun tesviye şapları (self leveling) ile zemin düzeltilmelidir. Kuruduğundan emin olduktan sonra zemin kaplama uygulaması düzgün, kuru ve temiz bir zemin üzerinde yapılmalıdır.

PETRA’nın iç mekân hava kalitesine olumlu etki sunan karo halı ve LVT ürünlerine   buradan ulaşabilirsiniz.